29 Haziran 2011 Çarşamba

Pozitif elektrik 290611

-Sabah uyandığında hatırlamadığın bir numaradan güzel bir SMS görmek
-Geç çıktığın kafe katında sevdiğin sandeviçten kalmış olması
-Akşama güzel bir plan olduğunu hatırlamak
-Herşeyiyle Barış Manço :)

28 Haziran 2011 Salı

Zora koşanlar...

Tüm ilişkiler basma kalıp aynıdır. Oyun yüz yıllar önce yazılmış aslında, yalnız sinema daha icad edilmediğinden tiyatroya uyarlanmıştır. Nesiller boyu karakterler sürekli değiştiği için yorumlamaları değişiyor yalnızca yoksa metin hep aynı anlayacağın. Bu oyun o zamanın şartlarının çok ötesinde yazılmış da günümüze gelebilmiş ve hatta izleyicilerin de oyuna dahil olabildiği "interaktif" yapı da sırf bu şenlik için geliştirilmiş yoksa şimdiye çoktan tükenirdi nefesi.

Sonuç olarak her bir oyuncunun kendi yorumunu çok farklı gördüğü, oyun başlarken "bu dünya tarihinde bir ilk!" manşetiyle reklamını yaptığı, ancak oyun bitip de evine gittiğinde tüm diğer eski oyuncular ile birlikte aslında aynı metni oynadığını fark ettiği bir oyun var ortada. İlişkiler üzerine yazılmış diğer tüm şarkılar,filmler ve ufak oyuncuklar bu büyük metnin belli bölümlerine referanslardan ibaret olunca haliyle kendi hikayenizden parçaları dışarıda gördüğünüzde "hah" diyorsunuz "işte benim yaşadığımı anlatıyor". Halbu ki hepimizin de yüz yıllardır yaşadığı sadece bu.

Hepsinin aynı olduğunu en arkada oturan ve interaktif oyuna dahil olmayan seyirci bilebilir ancak ne haddine sesini sahneye yetiştirmek. Kim dinledi ki şimdiye kadar onu? Dinlese ne olacak yeni bir oyun var mı bu oyun kaldırılınca sahneden...

Oyun aynı oyuncular farklı seyircilerde olaya ucundan kenarından dahil olunca aslında ilk yazıldığında çok temiz ve sonuca ulaşan bu hikaye yok yere dallanıp budaklanıyor. Çıkmazlara sapıyor bazen, açmazlara kimi zaman. Hayatın hali hazırda epey örselediği veya hiç dokunmayıp güçsüz bıraktığı oyuncular ise bu açmazlara katlanamıyorlar bazı bazı. Kısa kesiyorlar oyunlarını.

Oyunun atmosferindeki bazı karakterler karşılarındakini olduğundan çok fazla görürken, bazıları hiç mi hiç kıymet bilmiyor hor görüyor ancak bir kere büyü bozuldu mu seyirciler o halden çıktılar mı kattiyen dönemiyorlar aynı ruha. Kimse tekrarları sevmez ki! Bazen eski ünlü oyuncular tekrar sahneye dönüp eski seyircilerinden kalanları yeniden heyecanlandırır ya hani. En fazla o kadar etkileyici olabilir tekrarlanan oyunlar işte. Eski görkemlerinin gölgeleri yalnızca.

Şimdilerde oyuncular o kadar çok ve oyunlar kurmak o kadar kolay ki, kimse güvenemiyor da oyununa ya da gözleri hep başka oyunculara kayıyor. Kendi oyununa sahip çıkmak çok zorlarına gidiyor olmalı bunu anlayabiliyorum. Kusurları gözlerine batıyor ister istemez. Zaten kendi başına var olmak bu kadar zorken başkalarıyla var olmaya çalışmak korkunç bir uğraş oluvermiş.Hele insan kendisini bu kadar zor kabul edip sevebilirken, başkalarını oyuna dahil etmek çığrından çıkarıyor işi.

İlişkiler oyunu hiç kolay değil gerçekten. "İki kişi biribirini sevdi ve sonsuza dek mutlu yaşadılar" dile kolay! İki gönül bir olunca da bitmiyor iş illa araya hayat giri veriyor dinine yandığım. Aileler giriyor, ya para pul giriyor ya da yokluğu. 3 yaşında başına gelenler 33 yaşında eşine kötü davranmana sebep oluyor engelleyemiyorsun. Öyle ya da böyle zora koşuyorsun kendini ve karşındakini. Ancak sabırla sürebilir bu çağda ilişki oyunu güven bile imkansız neredeyse çünkü. Ancak karşılıklı ve danışıklı sabır huzur getirebilir...

İlham notu: Bülent Ortaçgil - Bu su hiç durmaz... "Sen kendine önlemler aldın, ben kendime yasaklar koydum, bu su hiç durmaz..."

26 Haziran 2011 Pazar

Pozitif Elektrik 260611

-Çok sevdiğiniz eski bir şarkının akla gelmesi
-Her zaman geçtiğiniz bir muhitte bir seferindeki o şahane koku
-Temiz ev
-Duş aldıktan sonraki yeni nevresim takımı

Negatif elektrik...The begining

Eskiden (piyasadaki her dergiyi okuduğum zamanlar) Kemik isminde bir dergiyi de takip ederdim. Burada "Negatif elektrik" isimli bir bölüm arada aklıma gelir. Konsepte göre hayata dair çok basit ancak kişiyi hakikatten rahatsız eden durumları okurlar paylaşıyorlar... Demin başıma gelen bir durumla arada sırada buraya bazı negatif ve pozitif elektrik durumları yazmaya karar verdim...

Kafanın arkasındaki başınızı duvara dayayınca canınızı yakan sivilce
Tuvaletten sıçrayıp poponuza değen su damlası
Sabah 9 da kalkıp öğlen 2 ye kadar bir türlü acıkmamak
Uykuya tam dalacak gibiyken ışığın açık olduğunu fark etmek
Ay sonu...